Altered Carbon, 2 Şubat 2018 tarihinde ilk sezonunu yayınlamıştır. Yönetmenliğini Miguel Spochnik yapmaktadır. Başrollerini Joel Kinnaman, James Purefoy, Martha Higareda, Chris Conner, Dichen Lachman, Ato Essandoh, Kristin Lehman, Trieu Tran, Renée Elise, Goldsberry, Anthony Mackie, Lela Loren, Simone Missick, Dina Shihabi ve Torben Liebrecht paylaşmaktadır.
Altered Carbon Sözleri, Altered Carbon Dizi Sözleri
- “Technology has conquered death, but with endless future comes endless past.”
- “A man who never loves gives no hostage to fortune.”
- “What we believe shapes who we are. Belief can bring us salvation or destruction. But when you believe a lie for too long, the truth doesn’t set you free. It tears you apart.”
- “Time is the greatest of all warriors. What it doesn’t destroy, it alters beyond recognition.”
- “We aren’t meant to live forever. It corrupts even the best of us.”
- “Sometimes, belief isn’t about what we can see. It’s about what we can’t.”
- “Stay alive long enough, and there’s nowhere you can go that isn’t haunted.”
- “Death isn’t only about the destruction of the body. Sometimes, just like that, you extinguish one self and another is born. But every birth is violent and there’s no death without pain.”
- “I believe you’re my sister’s b*tch.”
- “A pawn in the army of the righteous can be more powerful than a king who is without faith.”
- “All of us have ghosts. They cling to us like shadows. But if you chase after shadows, if you’re foolish enough to seek out your ghosts, you just might become one.”
- “Everyone’s guilty of something. It’s just a matter of degree.”
- “Of all the godforsaken rocks we’ve been to, we’re right back where we started.”
Altered Carbon Dizi Replikleri, Altered Carbon Replikleri İngilizce, Altered Carbon Sözleri İngilizce
“Arkada bırakılanlar. Arkadaşlarının, âşıklarının, ebeveynlerinin, çocuklarının yabancı bedenlerde dijital sürgünden dönmesini bekleyenler. Yabancıların gözlerine bakıp kaybettikleri kişiden izler arayacaklar.”
“İlk ders, hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Varsayımlarını görmezden gel. Hiçbir şeye güvenme. Gördüklerine, duyduklarına, sana söylenenlere, hatırladığını sandığın şeylere…”
“Tanrı izliyor. Günahlarınız için sizi yargılayacak!”
– “Epey meşgul olacak desene.”
“Güç, nüfuz meselesidir Bay Kovacs.”
“Alcatraz’a hoş geldiniz. Hapis cezanızı başarıyla tamamladınız. Geldiğiniz bedende olmadığınızı fark etmişsinizdir. Topluma borcunuzu ödediniz ve size elimizdeki mahkûm envanterinden bir beden verildi. Kafanız karışabilir, size garip gelebilir.”
“Bu bir kortikal bellek. Koruyucu Devlet vatandaşları olarak bir yaşına geldiğimizde hepimize yerleştirilir. İçinde saf insan zihni var. Kodlanmış ve DİN olarak saklanmış. Dijital İnsan Nakli. Bilinciniz her belleğe, her bedene aktarılabilir. Dakikalar içinde Yerleşik Dünyalar’da herhangi bir bedene bağlanabilirsiniz. Beden değiştirilebilir. Ama belleğiniz imha olursa ölürsünüz. Gerçek ölümden geri dönüş yoktur. Yani beyin kökünüze darbe almamaya ve başınızdan enerji silahıyla vurulmamaya bakın.”
“Deneyimin verdiği his üzerine çöksün. Sünger gibi içine çek onu. Hiçbir şey bekleme. Ancak o zaman her şeye hazırlıklı olursun.”
“Bedenin, sen değilsin. Deri değiştiren yılan gibi değiştirebilirsin onu. Arkanda bırakıp unutabilirsin.”
“Hep pisliğin teki misindir?”
– “Her bedende, her seferinde.”
“Bir konudan emin olabilirsin. Ölümden dönmek berbattır. Her seferinde.”
